Trabzon ziyaretim öncesinde ciddi araştırmalarda bulunmadım, 2 gece kalacak olmama rağmen iş yoğunluğu ve yorgunluğu nedeni ile otel dışında yemek yiyebileceğimi bile düşünmüyordum ama hava alanından bindiğim taksi şoförü 10 dakikalık mesafede önlerinden geçtiğimiz mekanları öve öve gözümü o kadar döndürdü ki odama gider gitmez açtım bilgisayarı, araştırdım üstatları.. Kısa sürede kendime çeşitli mekanlar belirledim ve işten güçten yemek yeme fırsatı gelmesini sabırsızlıkla beklemeye başladım.. O fırsat çok da gecikmeden geldi ve üç bölümden oluşacak olan seri yazılarımın ilk durağı olan Rüştü'nün Fırınının kapısında buldum kendimi..
Fırınlarla dolu tarihi bir sokak içerisinde yer alan Rüştü'nün Fırını 1920 yılında kurulmuş.. Neredeyse 100 yıllık bir tarihi olan bu mekana girdiğinizde kuru ekmek yemek bile mantıklı geliyor insana :)