SAYFALAR

TRABZON etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
TRABZON etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Tarihi Kalkanoğlu Pilavı / TRABZON


Yine bir iş gezisi için 3. kez ziyaret ettiğim Trabzon'da ilk kez gün içerisinde zaman yaratabildim ve soluğu Kalkanoğlu'nda aldım.. 1856'dan bu yana aynı mevkide hizmet vermekte olan mekanın tarihini müessesenin bugünkü işletmecileri dedelerinden gelen bilgiler doğrultusunda kısaca şöyle anlatıyor; 1853 Osmanlı - Rus savaşı sırasında Osmanlı ordusunun en çok sıkıntı çektiği şeylerden yiyecek sorununu çözmek için zamanının Trabzon valisi Kalkanoğlu lakaplı Süleyman Ağa'yı Trabzon'a getirtiyor ve çok sevilen bu pilav 1856'da halka satılmaya başlıyor..

Akçay Lokantası / TRABZON


Trabzon'a gidip de döner yiyeceğim (ve hiç balık yemeyeceğim) aklımın ucundan geçmezdi.. Önce şehrin yerlileri, sonra da yaptığım araştırmalarda üstatlar Akçay Lokantasının dönerini şiddetle tavsiye edince dayanamadım, iş arkadaşlarımı kaptığım gibi soluğu 1954 yılından bu yana müşterilerine hizmet veren Akçay'ın kapısında aldım..



Odun ateşinde pişen döner vitrinde mücevher gibi duruyordu, yine gözüm döndü ve tatlıya da yer bırakmayı unutmayarak pilav üstü 150g döner siparişimi verdim.. Bu arada mekan ile ilgili değişik bir detay; 1-1,5 porsiyon diye bir tercih yapamıyorsunuz, 100g - 150g - 200g olarak sipariş verebiliyorsunuz..



3 kişi olduğumuzdan sürahi ile kendi imalatları ayran servis edildi.. O kadar lezzetliydi ki daha yemek gelmeden ikinci sürahiye geçtik :)




Rüştü'nün Fırını / TRABZON

Trabzon ziyaretim öncesinde ciddi araştırmalarda bulunmadım, 2 gece kalacak olmama rağmen iş yoğunluğu ve yorgunluğu nedeni ile otel dışında yemek yiyebileceğimi bile düşünmüyordum ama hava alanından bindiğim taksi şoförü 10 dakikalık mesafede önlerinden geçtiğimiz mekanları öve öve gözümü o kadar döndürdü ki odama gider gitmez açtım bilgisayarı, araştırdım üstatları.. Kısa sürede kendime çeşitli mekanlar belirledim ve işten güçten yemek yeme fırsatı gelmesini  sabırsızlıkla beklemeye başladım.. O fırsat çok da gecikmeden geldi ve üç bölümden oluşacak olan seri yazılarımın ilk durağı olan Rüştü'nün Fırınının kapısında buldum kendimi..


Fırınlarla dolu tarihi bir sokak içerisinde yer alan Rüştü'nün Fırını 1920 yılında kurulmuş.. Neredeyse 100 yıllık bir tarihi olan bu mekana girdiğinizde kuru ekmek yemek bile mantıklı geliyor insana :)



Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...